TÜRKİYE’DE 30 YAŞ ÜSTÜ BİREYLERDE YAKLAŞIK YÜZDE 30 ORANINDA GÖRÜLEN HİPERTANSİYONUN, 40 YAŞ ÜZERİNDE NÜFUSUN YAKLAŞIK YARISINDA GÖRÜLDÜĞÜNÜ İFADE EDEN İÇ HASTALIKLARI UZMANI DR. FATİH SÖNMEZ, “HASTALIK BAZEN HİÇ SEMPTOM VERMEDEN ORGAN HASARLARINA YOL AÇMASI NEDENİYLE SESSİZ KATİL OLARAK NİTELENDİRİLİR” DEDİ.
Türkiye’de 30 yaş üstü bireylerde yaklaşık yüzde 30 oranında görülen hipertansiyonun, 40 yaş üzerinde nüfusun yaklaşık yarısında görüldüğünü ifade eden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatih Sönmez, “Hastalık bazen hiç semptom vermeden organ hasarlarına yol açması nedeniyle sessiz katil olarak nitelendirilir” dedi.
VM Medical Park Kocaeli Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatih Sönmez, hipertansiyon hakkında açıklamalarda bulundu. Hipertansiyonun tanımını yapan Uzm. Dr. Sönmez, “Hipertansiyon (HT), kan basıncının normal değerlerinden daha yüksek olmasıdır. Kan basıncı, kanın arterlerdeki duvarlara yaptığı basınçtır. Kan basıncı, sistolik basınç (kanın kalp atarken arterlere pompalandığı maksimum basınç) ve diyastolik basınç (kalp dinlenirken arterlerdeki minimum basınç) olmak üzere iki değerden oluşur. Halk arasında büyük ve küçük tansiyon olarak bilinir” dedi.
“Baş ağrısı görülebilir”
Türkiye’de 30 yaş üstü bireylerde yaklaşık yüzde 30 oranında görülen hipertansiyonun, 40 yaş üzerinde nüfusun yaklaşık yarısında görüldüğünü dile getiren Sönmez, “Hastalık bazen hiç semptom vermeden organ hasarlarına yol açması nedeniyle sessiz katil olarak nitelendirilir. En sık baş ağrısı (başın arkasına vurur tarzda), baş dönmesi, gözde kızarıklık, burun kanaması, flashing (yüzde kızarıklık), gece sık idrara çıkma şeklinde belirtilerle karşılaşırız” şeklinde konuştu.
“Haftalık tansiyon takiplerinin ortalamasına bakılarak teşhis edilir”
Hipertansiyon tanısında doktor kadar hastanın da yapması ve dikkat etmesi gerekenler olduğunu kaydeden Uzm. Dr. Sönmez, “Birçok hastalıkta laboratuvar ve radyolojik olarak tanı konulabilirken hipertansiyon, ev ve ofis ortamında yapılan haftalık tansiyon takiplerinin ortalamasına bakılarak teşhis edilir. Normal kan basıncı 90/60 ile 120/80 aralığında olmalıdır. Anlık stres ve fiziksel aktivite durumunda kan basıncının sempatik aktivite artışı nedeniyle, aynı nabız gibi yükselmesi normaldir. Ancak bu yükseklik kısa sürelidir ve çoğunlukla tedavi gerektirmez” diye konuştu.
“İlaç tedavisi ve yaşam tarzı değişikliği birlikte planlanmalı”
Artmış kan basıncının 120-139/80-89 aralığında olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Sönmez, “Bu hasta grubu da tıpkı hipertansiyon hastaları gibi yakın takip edilmeli, yaşam tarzı değişikliğine gidilmelidir. Ek risk faktörlerinin olması (diyabet, kalp-damar hastalıkları, böbrek yetmezliği gibi), ilaç tedavisinin başlanmasını gerektirebilir. Hipertansiyonda ise istirahatte bile hastanın kan basıncı 140/90’ın üzerindedir. İlaç tedavisi ve yaşam tarzı değişikliği birlikte planlanmalıdır. Hipertansiyonda yaşam tarzı değişikliği egzersiz, gerekirse kilo verme, stres yönetimi, tuz kısıtlaması, sigara bırakılması, alkol kısıtlaması ve DASH diyetini içerir. Hipertansif kriz ise kan basıncının 180/120 üzerinde olması durumudur. Acil tedavi gerektirir. Hastanın mümkünse acil servise başvurması gerekir” ifadelerini kullandı.