GAZZE ŞERİDİ’NDEKİ DEİR EL-BALAH’TA KURULAN ÇADIR KAMPINDA YAŞAYAN YERİNDEN EDİLEN FİLİSTİNLİLERE DİKKAT ÇEKMEK İÇİN ELDE ETTİĞİ 3 BİN BOŞ KONSERVE KUTUSUYLA ÇADIR YAPTI.
Gazze Şeridi’ndeki Deir El-Balah’ta kurulan çadır kampında yaşayan yerinden edilen Filistinlilere dikkat çekmek için elde ettiği 3 bin boş konserve kutusuyla çadır yaptı.
İsrail, Gazze Şeridi yönelik saldırılarına hastane, okul, ev ayırt etmeden saldırılarına devam ederken binlerce Filistinli yaşadıkları bölgeleri terk ediyor. Gazze Şeridi’nin kuzeyinden ayrılan Filistinlilerin bir kısmı Deir El-Balah’ta kurulan kamplara yerleştirildi. İnsani krizin her geçen gün derinleştiği Gazze’de zor şartlarda hayatta kalma mücadelesi veren kampa yerleştirilen Filistinliler, bir yandan da barınma ihtiyaçlarını kısıtlı imkanlarla çözmeye çalışıyor. Deir El-Balah’ta kampa yerleştirilen Dalia Al-Afifi, yerinden edilen Filistinlilere dikkat çekmek için elde ettiği boş konserve kutularını üst üste koyarak çadır yaptı. Çadırın üzerine İngilizce ve Arapça olarak “Özgür Filistin” yazılı pankart ve Filistin bayrağı asan Al-Afifi, çadırın içine ise İsrail’in saldırılarında hayatını kaybeden gazetecilerin, çocukların fotoğraflarını astı.
Boş konservelerle çadır kurma fikrini anlatan Dalia Al-Afifi, “Aklıma saldırıların başından bu yana yerlerinden edilenler için yardımlarda dağıtan boş kutuları izlerken geldi” dedi. Arkadaşlarıyla fikrini paylaştıktan sonra mühendis arkadaşıyla birlikte bir ekip kurduklarını söyleyen Filistinli Dalia Al-Afifi, “Çevreden topladığımız 3 bin boş kutu ile çadırı yaptık. Üzerine İngilizce ve Arapça yazılar yazdık” dedi.
“Savaştan sonra hayatımız konserve kutuları ve çadırlar üzerine kuruldu”
Al-Afifi, çadır için neden konserve kutularını tercih ettiklerini ise şu şekilde açıkladı:
“Savaşla hayatımız bir bakıma iki şey üzerine kurulu hale geldi, yerinden edilenlerin ana gıdası konserve ürünler ve çadır. Bu nedenle dünyaya gıdamızın konserve olmadığını, evlerimizin çadır olmadığını ve işgal nedeniyle kaybettiğimiz güzel hayatımız olduğu mesajını vermek istedim. Umarım savaş sona erer, evlerimize döneriz ve çocuklarımız barış içinde yaşar”