15 TATİL GİBİ ARA TATİLLERDE ÖĞRETMENLERİ TARAFINDAN DERSLERİN PEKİŞMESİ ADINA VERİLEN ÖDEVLERİ YAPMAKTA ZORLANAN ÖĞRENCİLER İÇİN REHBERLİK UZMANI REYHAN ÇAKMAKOĞLU VELİLERE, “ÖDEVLERİ GÖREV GİBİ GÖSTERMEYİP EĞLENCELİ HALE GETİRMELİYİZ. BÖYLELİKLE VERİM DAHA FAZLA OLUR” DEDİ.
15 tatil gibi ara tatillerde öğretmenleri tarafından derslerin pekişmesi adına verilen ödevleri yapmakta zorlanan öğrenciler için Rehberlik Uzmanı Reyhan Çakmakoğlu velilere, “Ödevleri görev gibi göstermeyip eğlenceli hale getirmeliyiz. Böylelikle verim daha fazla olur” dedi.
Özellikle ilkokul öğrencileri verilen ödevleri genelde sıkıcı veya çok buldukları için ya yapmıyorlar ya da baştan savma yapıyorlar. 15 tatil gibi ara tatillerde veliler ise çocukları ders konusunda sıkmamak için ödev konusunu çok gündeme getirmek istemeseler de uzmanlar uzun süre derslerden ayrı kalmanın başarıyı negatif etkileyeceği konusunda hem fikir. Bu anlamda İstanbul Aydın Üniversitesinden Rehberlik Uzmanı Reyhan Çakmakoğlu da velilere ve öğrencilere hem verimli tatil için hem de ödevler konusunda tavsiyelerde bulundu.
“Tercihlerini bugünden belirlesinler”
Öncelikli olarak sınava hazırlanan öğrencilerin tercihlerini belirlemek adına ara tatili iyi değerlendirmelerini tavsiye eden Çakmakoğlu, “Öğrenciler tatilin ilk haftasında birkaç günü dinlenmeye ayırabilirler. Ancak 8. ve 12. sınıf olan sınav grubu öğrencilerimiz ilk haftayı biraz konu tekrarlarıyla, ikinci haftayı da bol soru çözme ve deneme sınavlarıyla geçirirlerse onlar adına daha faydalı olacaktır. Deneme sınavlarını çözerken daha dikkatli ve bilinçli yapmaları lazım. Bunun dışında tercihlerini bugünden yapsınlar. Hangi okulu istiyorlarsa oraya yerleşen son öğrencinin netlerine baksınlar. Bu netlerle kendi netlerini karşılaştırabilirlerse ikinci döneme daha hazır bir şekilde ilerleyebilirler” dedi.
“Öğrenciler sosyalleşmeyi unuttu”
Sınav grubu olmayan öğrencilerin ise aileleriyle vakit geçirmelerini öneren Çakmakoğlu, “Öğrenciler bu tatili internet sınırsızmış gibi geçirmesinler. Çünkü öğrenciler artık tatillerde odalarına kapanıp, bilgisayarları ve tabletleriyle çeşitli oyunlar oynayarak vakit geçiriyorlar. Fakat sosyalleşmeyi unutuyorlar. Ancak ilerideki hayatlarında sosyal hayata ihtiyaç duyacakları ortamlarda bulunacaklardır. Bu nedenle ailelerin çocuklarını bu noktada biraz daha sosyalleşebilecekleri faaliyetlere yönlendirmelerini tavsiye ediyorum” diye konuştu.
“Çocuklara düşünmeyi öğretmeliyiz”
Sosyalleşmek adına çocukların aileleriyle çeşitli faaliyetlerde bulunabileceklerini de ifade eden Çakmakoğlu, “Aileler, çocuklarının arkadaşlarının aileleriyle ortak kamplar yapabilirler. Ortak etkinlikler düzenlenebilir. Birlikte barınak ziyaretleri yapabilirler. Fikir tartışmaları, gökyüzü gözlemleri yapabilirler. Hem sosyalleşebilecekleri hem de hayata dair gerçekçi bir takım bilgilere sahip olabilecekleri aktiviteler öneriyorum. Çocuklara ‘tatilde kitap okuyun’ diyoruz ama o kitaptan ne anladığını sorgulamıyoruz. O nedenle bir kitabı bitirmek yerine her yaş grubuna önerilen 100 temel eser var. O kitaplardan bir bölüm okuyup, ailecek tartışabilirler. ‘Burada ne anlatmak istiyor, fikrin nedir, sen orada bir karakter olsan hangisini kendini yakın hissedersin veya bu olayı nasıl değerlendirirsin’ diye çocuklarına fikirlerini sorsunlar. Çocuklara bir konu üzerine düşünmeyi öğretmeliyiz. Nitekim öğrenciler hayata dair sorunlar üzerinde düşünmüyorlar. Bu sorunlar üzerinde ne yapabileceğini bilen, bunlar için plan yapan kişilerin geleceğin dünyasında yeri olacağını biliyoruz. Umuyorum ki sorunlar üzerine çözüm üretebilen bir nesil yetiştirebiliriz” şeklinde konuştu.
“Ödevler görev olarak görülmeyip, eğlenceli hale getirilirse daha etkili olur”
Ara tatil için verilen ödevlerin çocuğun zihinsel dünyasını, becerilerini geliştirmek için önemli olduğunu da kaydeden Çakmakoğlu bu anlamda ödev yapmak istemeyen öğrenciler için “eğlenceli hale getirmeliyiz” önerisinde bulundu. Çakmakoğlu sözlerini şöyle sonlandırdı: “Eğitim dünyamızdaki yaşanan şu andaki gelişmeler ve yapılan çalışmalar gerçekten gelişime uygun ve öğrencinin aslında yapabileceği kapasitede yükümlülükler sağlıyor. Bir ödev veriliyorsa bu hatırlatma amaçlıdır. Öğrenciyi yormak için değildir. Onun zihinsel dünyasını, becerilerini geliştirmek içindir. Bunu bir görev, sorumluluk olarak görmeyip, ailecek eğlenceli hale getirebilirler. Ödevleri gelişim ve zihinsel faaliyetleri arttırmak için bir imkân olarak görürsek daha etkili olacaktır.”