BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ TARAFINDAN LOZAN MÜBADELESİ’NİN 100. YILI ANISI’NA ‘BURSA GÜNLÜĞÜ HİKÂYE YARIŞMASI’ DÜZENLENİYOR. FARKLI ZAMANLARDA BALKANLARDAN BURSA’YA GÖÇ EDEN MUHACİRLERİN HİKAYELERİNİN ELE ALINACAĞI YARIŞMAYA, 1 EYLÜL 2023 TARİHİNE KADAR BAŞVURULABİLECEK.
Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından Lozan Mübadelesi’nin 100. Yılı Anısı’na ‘Bursa Günlüğü Hikâye Yarışması’ düzenleniyor. Farklı zamanlarda Balkanlardan Bursa’ya göç eden muhacirlerin hikayelerinin ele alınacağı yarışmaya, 1 Eylül 2023 tarihine kadar başvurulabilecek.
Bursa’da altyapıdan ulaşıma kadar birçok alan çalışmalarını sürdüren Bursa Büyükşehir Belediyesi, şehrin kültürel ve sanat hayatına da katkı sunmaya devam ediyor. Balkanlardan Kafkaslara, ülkenin dört bir tarafından göç alarak adeta bir çiçek bahçesini hatırlatan Bursa’nın daha yaşanılabilir bir şehir olmasını hedefleyen Büyükşehir Belediyesi, Cumhuriyet’in ve Lozan Mübadelesi’nin 100’üncü yılı münasebetiyle ‘Bursa Günlüğü Hikâye Yarışması’ düzenleniyor. Bütün edebiyatseverlerin 1 Eylül 2023 tarihine kadar başvuruda bulunabileceği yarışmaya katılmak isteyenler, bilgi ve başvuru için yarismalar.bursa.bel.tr adresini ziyaret edebilir.
Yarışmanın Seçici Kurulunda, Bursa Uludağ Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Nesrin Karaca, Türk hikâyeciliğinin son dönem önde gelen isimlerinden Mustafa Çiftci, Bursa’nın yaşayan hafızası olarak bilinen Yazar Nevzat Çalıkuşu, tarihî romanları ve hikâyeleriyle Türk tarihini sevdiren Hasan Erdem ile romanları ve hikâyeleriyle Türk edebiyatının önemli isimleri arasında yerini alan Güray Süngü yer alıyor. Yarışmanın sonunda seçici kurulun uygun göreceği hikâyeler bir kitapta toplanıp, kalıcı hâle getirilecek. Yarışmada birinciye 15 bin, ikinciye 10 bin, üçüncüye 5 bin, teşvik için iki kişiye 2 bin 500’er TL para ödülü verilecek.
Geleceğe güzel bir emanet
Hikaye yarışmasının tanıtımı için Bursa Göç Tarihi Müzesi’nde düzenlenen toplantıda konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, hikaye yarışmasının Bursa’nın geleceğine bırakılacak güzel bir emanet olacağını söyledi. Balkan göçmeni bir ailenin çocuğu olmamasına rağmen her Balkanlara gittiğinde duygulandığını ve kendini oraya ait hissettiğini belirten Başkan Aktaş, “O bölgeleri gezerken kendinizi Bursa’da geziyor gibi hissediyorsunuz. Kalkandelen, Girit, Mamuşa, Selanik, Gümülcine, Mostar, Dobruca, Filibe, Sancak isimleri Türkiye’nin devamı gibi tedai yapıyor bizde. Bursa’nın değeri de bundan geliyor. Bursa çok farklı yerlerden göç almış renkli bir şehir. Renkli bir mozaik. Renkli bir çiçek bahçesi gibi ama bariz olan ise Balkan coğrafyasıdır. Bulgaristan’dan Sırbistan’a, Makedonya’dan Kosova’ya varana kadar her tarafın izini burada görmek mümkün. Balkanların neresine gidersek gidelim Türk tarihinden, kültüründen, sanatından, geleneğinden bir iz veya eser görürüz. Ecdadımız, Balkanları çok önemsemiş, ihya ve imar etmiş, nakış nakış işlemiş. Orasıyla Bursa arasında çok önemli birliktelikler olduğunu belirtmek isterim” dedi.
Hafızamızı tazelemeli
Bu yılın hem Cumhuriyet’in hem de Lozan Mübadelesinin 100’üncü yılı olması nedeniyle bu yılı farklı program ve etkinliklerle değerlendireceklerini anlatan Başkan Aktaş, sadece Bursa’da değil, Türkiye’nin hemen her yerinden talep gören ve severek takip edilen ‘Bursa Günlüğü’ dergisini Lozan Mübadelesi’nin 100. Yılı’na vesile kıldıklarını belirtti. Başkan Aktaş, “Bu gaye istikametinde da Balkanlardan şehrimize göç etmek zorunda kalan soydaşlarımızı ve kardeşlerimizi konu edinen bir hikâye yarışması açmayı düşündük. Tabii ki kültür-sanat, bizleri eğlendirir, güldürür, dinlendirir. Ama aynı zamanda düşündürmeli, öğretici olmalı diye düşünmekteyim. Yaşanan acıları unutmamanın, hafızamızı tazelemenin, tarihten ders almanın geleceğimizi şekillendirmek için ciddi altyapı oluşturacağına inanıyorum. Bu konuda ciddi hikayeler dinledim. Her birinin ayrı ayrı kıymetli olduğunu düşünüyorum. Bunlar yazılı vesikaya dönüşmedikten sonra hiçbir ehemmiyeti yok. Biz de Lozan Mübadelesi’nin 100. yılı anısına farklı zamanlarda Balkanlardan Bursa’ya göç eden muhacirleri gündeme getirmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
Gelecek nesillere aktarılacak
Lozan mübadelesinde yaşananların bugünlere ışık tutacağını anlatan Başkan Aktaş, yarışmanın şimdiden hayırlı olmasını temenni etti. Başkan Aktaş, “Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Osmanlı’nın banisi Osman Gazi, Bursa’mızın fatihi Orhan Gazi başta olmak üzere, kutlu vatanımız için canını feda eden aziz şehitlerimizi, göç yollarında vefat eden muhacir kardeşlerimizi rahmetle ve hürmetle yâd ediyorum. Ödül törenini 29 Ekim’de yani Cumhuriyetimizin 100. yılında düzenleyeceğiz. 100 yıl önce yaşanan acıları çok çabuk unuttuk. Bu yaşanan acıları kitap haline getirerek gelecek nesillere aktaracağız. Yarışmada katkısı olan herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Evlad-ı Fatihan şehri
Bursa’nın yaşayan hafızası olarak bilinen Yazar Nevzat Çalıkuşu da Türk edebiyatında geniş manada göç temalı edebi eserler olduğunu ve bunların ekseriyanın da roman sahasında vücuda geldiğini hatırlattı. Bu yarışmanın Lozan Mübadelesi ve Cumhuriyet’in 100. yılında düzenlenmesinin fevkalade yerinde olduğunu ifade eden Çalıkuşu, “Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne ne kadar teşekkür etsek azdır. Bursa bir Evlad-ı Fatihan şehridir. Bu tabir bilhassa Balkanlar’da yer buluyor. Balkanlar, Kafkaslar ve Anadolu’dan yoğun göç alan Bursa’mız bu manada çok toplayıcı bir şehir. Ne de olsa kök başkenttir, eski yurttur. Bir yerlere gidilirken buradan gidilmiştir. Dönüş de buralara olmaktadır. Bursa’nın böyle bir çekiciliği vardır. Bu nedenle bu yarışma çok isabetli olmuştur” dedi.
Kıymetli hikayeler çıkacaktır
Eserleriyle Türk tarihini sevdiren Yazar Hasan Erdem de çocukluğunun Bulgaristan ve Yugoslav göçmenlerinin ekseriyette olduğu Bursa’nın Bahar Mahallesi’nde geçtiğini hatırlatarak, çok sayıda göç hikayesini daha çocukluğunda bizzat yaşayanlardan dinlediğini vurguladı. 16 yıldır da Gemlik Kurşunlu’da yaşadığını ifade eden Erdem, “Burada da Lozan mübadilleri yaşıyor, onlarla birlikte zaman geçiriyorum. Lozan’la birlikte Türk topraklarından 1 milyon 200 bin Rum Yunanistan’a göç etti. Oradan da 400 bin Müslüman Türk buraya geldi. O zaman göçle giden Rum ailelerin çocukları, torunları atalarının doğduğu, yaşadığı toprakları merak edip, geliyorlar. Onlarla konuşuyoruz. Her iki tarafın da acı hikayeleri var. Umarım bu acıları anlatan kıymetli, didaktik, öğretici ve bilgilendirici hikayeler okuruz. Tüm katılacak arkadaşlara başarılar diliyorum. Güzel şeyler çıkacağından eminim” dedi.
Türk Edebiyatının önemli isimlerinden Güray Süngü de yarışmanın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek, yarışmanın Türk edebiyatına hayırlı olmasını diledi.